19 Şubat 2014 Çarşamba

Duru’yla İlk Sinema Keyfi



Biz iki animasyon delisi, her gördüğümüz animasyon fragmanında iç geçirerek ‘ne zaman’ diye soruyorduk epeydir. Aman, şu sağlıklı beslenme muhabbetlerini bir günlüğüne geride bıraksak, büyük boy patlamış mısırı versek eline yarım saatte olsa kocaman bir perdeye dalıp gitse o aleme? Evde Brave, Toy Story, Nemo, Ice Age, Up ile ufak ufak antrenmanlara başlamıştık zaten.



Frozen’ın (Karlar Ülkesi) fragmanını önümüze geldi bir gün. Kraliçe var, prenses var, kar var, kardanadam var... Artık bu bir mesaj olmalı diye düşündük haliyle. Ama bu sefer başka bir korku baş gösterdi. Üç boyutluya nasıl tepki verir acaba? Hani yarım saat zaten iyi ihtimal diyoruz ama işin içine gözlük falan girince o yarım saat 15 dakikaya da inebilir. Şunun iki boyutlusunu bulalım diye bekledik bir süre.

Sonra 4 Şubat akşamı saat 16.15’te kendimizi şans eseri üç boyutlu gösterim yapan bir salonun gişesinde bulduk. “Ne kaybederiz ki” dedik, aldık en kocamanından patlamış mısırı, gözlüklerimizi ve girdik salona. Acemilik tabi, tam saatinde girince uzun uzun reklam filmi izleyip zaten kısıtlı olan odaklanma süresinin bir kısmını burada harcadık diye düşündük. Olsun tecrübe işte, bir dahaki sefer yapmayız...




















Filmin öncesinde Duru’nun bayıldığı Mickey Mouse ve Minnie’nin kısa bir filmi vardı. O bitip de filmin kendisi başlayınca kısa süreli de olsa fare’nin devamını bekleyen kızımızı teselli etmekle uğraştık. Ama müzikler, karakterler ve konusuyla gerçekten güzel bir ilk film seçmişiz. Arada biraz Kar Canavarından korkup annesinin kucağına kaçtı ama onun haricinde kusursuz bir ilk yarı geçirdik. Bu beklentimizin çok üzerinde ama film de sardı, acaba sonuna kadar sabreder mi kuzu diye kıvranıyoruz. Kar Canavarı yüzünden bir iki dakika kalmakla gitmek arasında kaldı Duru, ama kalmak ağır bastı. İlkinden daha güzel bir ikinci yarı izleyerek bitiş jeneriğini gördük. Fimin kendisini beğenmek bir yana bize aynı Disneyland gibi bir ters köşe daha yaparak ilk uzun metraj filmini bitiren kızımız sayesinde keyfimiz bir başkaydı tabi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder