O kadar uzun zamandır aklımdaki bu
yazı! Hastanede ya da hemen doğumun ertesinde yazmayı düşünürken Duru 18 ayı
devirdi ben ancak yazabiliyorum. Vardır elbet bir sebebi ama artık daha fazla ertelemeden
yazma zamanı.
14 Aralıkta duymuştum o ilk kalp
sesini! Japon çizgi filmlerindeki koca gözlü kızlar gibi gözyaşlarım 300 m'e
fırlamıştı ultrasonda ki mini minnacık buçuğu gördüğümde. Doktordan çıkar
çıkmaz omzuma kocaman bir kuş pisledi! Normal zamanda kızardım ama haberin
üzerine gelince gülümsedim. Sanırım buçuk şans getirecekti bize(öyle de oldu!).
Buçuğun geliş haberi tüm ailede ve sevdiklerimizde bayram etkisi yarattı.
Herkes hayaller kurmaya başladı sabırsızca ama en çok biz... Barış'la çok mutlu
ve çok heyecanlıydık.
Hamileliğim sıfır bulantı, bol uyku,
bol egzersiz, sağlıklı beslenme ve planladığım gibi az kilo artışı ile
geçti. Uyku derken öyle böyle bir uyku değil! İlk 3 ay kafamı kaldıramadım.. 3
aydan sonra egzersizlere ve yürüyüşlere başlayınca kendime geldim ve bu sürecin
sonuna kadar tadını çıkardım... Sadece ilk günden süreç değil sürecin sonu yani
doğum korkutuyordu beni.
37. haftadaydık ve Kaan bey sordu
normal doğumu ne kadar istiyorsun diye 10 üzerinden puanla kendini dedi. 8
verdim kendime! Çatın dar ama problematik değil sadece dikişin çok olur
istiyorsan yapmaman için engel yok dedi. Oley izin çıkmıştı bizde beklemeye
başladık.
37. hafta tık yok... Duru hanım
içerde rahat sanırım...
38. hafta izmirdeki anne babalar
sürekli telefon ediyorlar ee noldu diye? Annem dayanamadı bu strese atladı
geldi yanımıza. Sonra Ümit anne ve Kadir baba'da geldiler. Babam bizden telefon
bekliyor. Her telefonda uçak biletlerini kontrol ediyor. Bu durumdayız ama hala
tık yok. Hala keyif sürmekte göbeğimde... Bu arada ben de inanılmaz bir
öksürük başladı. Geceleri uyku uyuyamıyorum. Yattığım anda ciğerlerim yerinden
çıkacakmışcasına öksürüyorum. En keyifli zamanlarda nereden çıktı bu öksürük!
39.hafta son kontrole gittik
kasılmalar var ama hala doğuma dair bir işaret göremiyoruz. Sürekli kızımla
konuşup onu 6 agustostan önce gelmeye ikna etmeye çalışıyordum onu. Doğum
süreci kendi kendine başlarsa hersey daha ii olacak gibi geliyordu hep...
39+4 saat sabaha karşı 04:32 evde
herkes uyuyor ben hariç ve taa taa ta kanamam geldi ve oleyy dedim başladı
işte! 9 aydır sabırsızlıkla beklediğimiz an geldi çattı. Barış'la bu anın çok
provasını yapmıştık. Önce doktorum aranacaktı durum anlatılacak, sonra sancılar
sıklaşana kadar evde oyalanılacaktı.(çünkü hastaneye gidince süre daha yavaş
geçiyor ve ağrıya odaklanılıyordu)Kaan Bey'i aradık durumu anlattık süper dedi
bekleyin bakalım ağrılar düzenli ve sık hale gelince konuşalım. Ben fırsat bu
fırsat ılık bir duşa girdim. Nasıl iyi geldi anlatamam. Tüm kaslarım gevşedi. Kanamam
beklediğimizden daha fazla olunca doktorumuz hastaneye yönlendirdi bizi. Hastanedeki
doktor muayene ettikten sonra gözünüz aydın bugün buradasınız dedi J Doğum başlamış 2 cm açılma var.
Aneeem benim niye hiç sancım yok.
Damar yolları açıldı, serum takıldı bol bol yürüyüşler yapıyoruz Barış’la
hızlandırmak için süreci ama nafile. NST’de sancılarım çok düzensiz ,doktorum suni
sancı verip hızlandıralım biraz süreci dedi. Epidural istediğim için katateri
taktılar sonrada suni sancı için ilacı verdilerJ Saat 17:00 gibi ben gelirim 19:00 gibi de doğumu bekliyoruz diyerek başka
doğuma gitti Kaan Bey.
Bende sadece regl ağrısı gibi bir
ağrı bıraktı gerisinde suni sancı. Odada muhabbet halindeyiz saat 16:30 bende
çok fena bir kakam gelmiş hissi var. Odaya gelen hemşirenin kulağına fısıldadım
durumu bir NSTye bir bana baktı sonra hiçbir şey demeden gitti odadan. 10
dakika sonra sedye yanaştı kapıya.Annem ve Barış kapıda bu karşı odanındır
bizim doğum 19:00’da olacak diyip göndermeye çalışıyorlar bu arada karşı odada
da bir normal doğum bekleyen var onlara gelmiştir diyoruz. Hooop sedye içeri
girdi beni doğumhaneye götürmek üzere koydular sedyeye ve 5 dk sonra
içerideydim. Kahkahalarla gidiyoruz doktor kesin yanlış alarm bu diyor. İçeri
girip durumu görünce eveeet başlıyoruz dedi biz şok! Barış yanımda sımsıkı
ellerimi tutuyor. Benim keyfim yerinde ben öle olunca herkes çok keyifli. Nefes
al, ıkın, biraz mola, nefes al ve ıkın biraz mola… önce daha uzun aralıklarla
sonra biraz daha yakınlaşıyor zaman. O sırada Kaan Bey Duru’nun saçından minik
bir parça kesip uzatıyor o an diyorum hadi gel bebeğim seni çok bekledik. Heyecan,
sabırsızlık tüm gücümle ıkınıyorum… çok güzel gidiyorsun hadi Selcan biraz daha
ve son bir kuvvet Barış'ın elinden destek alıp itiyorum arkasından inanılmaz bir rahatlama hissi geliyor.
Duru dünyaya geliyor!!!!!!!! O gür ağlamasıyla
haykırıyor geldiğini herkese! Ağlıyoru(z)m. Bu muhteşem minnak bize mi ait?
Simsiyah gür saçlı ve iri dudaklı Duru’cuk. Hoş geldin ailemize…Çok bekledik
seni…
Ve Duru'dan sonra hayatımız bambaşka bir boyuta
taşınıyor…
Selcan bir dondun pir dondun bloga :)
YanıtlaSilHosgeldin, ozlemisiz yazilarini
YanıtlaSilDönüsüm muhtesem oldu:))))
YanıtlaSil