‘Uzak
mesafe, hiç uğraşmayalım gitmekle’ diye düşünüyorduk son ana kadar. Bir yandan
da dibine kadar gidip fırsatı kaçırmak gibi geliyordu. İyi ki gittik, iyi ki
Duru’yla o anları yaşadık.
Pusetine
zorla oturttuğumuz için bize sinirli olan kuzu vardığımızda hala uyuyordu. Bunu
fırsat bilip en azından hediyelik faslını aradan çıkaralım diye girişteki büyük
mağazaya girdik. Duru uyku döngüsünden dolayı bir an gözünü araladı. Normalde
1-2 saniye sonra yeniden dönmesi gerekiyordu tatlı uykusuna. Büyük ihtimalle
gözleri açıkken gördüğü rüya uykusundakinden çok daha büyüleyici geldi ona. Bir
daha gözlerini kapatır mı? Oyuncaklar arasında kendini kaybetti.
Alışverişi
sonraya bırakıp parkın içine yürüdük. Başlıktaki soruyu sorduğumuza utanmamız
gerekir. çevresine bakındıkça bir annesinin kucağına gidip onun boynuna
sarılıyor, bir benim yanağıma ıslak ıslak öpüyor. Bırakın anlamayı bu gün için
bize teşekkür etmesini bile bilecek kadar büyümüş işte.
Maskot
sincapla fotoğraf çekildik, sonra tam Goofy’nin yanına giderken tüm kahramanlar
ortalıktan kayboldu. Birden görevliler tüm caddeleri boşaltmaya başladı. Bizi büyük
bir sürpriz bekliyormuş. Akşamüzeri yapılacak olan geçit sanırım beklenen
yağmur nedeniyle erkene alınmıştı. Christmas ve yeni yıl şarkıları, havada
uçuşan gerçeğinden farksız kar taneleri ve danslar unutulmazdı. Geçit anında
çektiğim birkaç videoyu kuzunun izlemek istemediği gün neredeyse hiç yok. Her
gün o anları yeniden hatırlamak istiyor. Bu sayede i-phone kullanmayı bile
çözdü diyebilirim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder